Bu başlangıç sözcüğü de yeterli değil ama açıklamaya çalışacağız…
DEVLET nedir, diyerek kendi sözlüğümüzle başlayalım.
Devlet; milletiyle, ordusuyla, kamu kurumlarıyla, tüm varlıklarıyla devlettir. Yanlış bilgilenme olan sadece iktidar demek değildir. İktidarlar değişir, devlet devam eder.
Devlet, MİLLET için vardır. Çünkü devletleri yaratanlar insan topluluklarıdır.
Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyeti kurunca ne demişti? “Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir.”
Vatanımız Türkiye
Milletimiz Türk Milleti
Devletimiz Türkiye Cumhuriyeti Devleti
Sözlüğümüzü şimdilik burada kapatalım…
Kırk yıldır terörle mücadele ediyor devletimiz. Askeriyle, milletiyle el ele. On binlerce insanımızı kaybettik. Babasız, annesiz, öğretmensiz, kardeşsiz, yavrusuz kaldık…
Emperyalizmin karakteri olan “Böl, parçala, yönet” planlarıyla etnik ve mezhepsel ayırımcılık tohumları ekildi ülkemize. Seksen beş (Ya da altı) milyonun birlikteliği, tahrikler, yönlendirmeler ve teşviklerle bozulmaya başladı. İçimizden birileriyle bu işin daha kolay, inandırıcı ve daha az masraflı olacağından hareketle bizi bize düşürmeyi başardılar AB-D emperyalistleri.
Mücadele ettik. Direndik. Vatanımıza sahip çıktık. Şehidimize minnet duyduk. Ancak bizi yönetenler, dün söylediklerini unutanlar (İp atarak, “İpi benden idam edin bu adamı…” diyenler) Kişisel çıkarlarını milletin çıkarlarının üstünde görenler, emperyalistlerin sözcülüğünü yapanlar, kırk yıl sonra, şehitlerimizin kemiklerini sızlatarak, babasız büyüyen gençleri bir kez daha ağlatarak, eşlerini gözlerinin önünde can çekişirken görüp dayanmaya çalışanlara o anları bir kez daha ve yürek sızlatarak anımsatanlar, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu, kurtuluş savaşını başlattığı o yüce meclise, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne terörist başının gelmesini, terörü bitireceğini söylemesini, milletin gözünün için baka baka seslendirmektedirler.
Seksen beş milyonluk Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin altı yüz bin nüfuslu ve dünyanın ilk on ordusu içinde yer alan Türk Silahlı Kuvvetleri (Terör örgütleri ne zaman hangi ülkede silahsız biçimde yenilmiş ya da bastırılmış, yok edilmiştir?) terörle başa çıkamamıştır da terör örgütünün başındaki yıkıcının bir sözüyle mi örgüt bitirilecektir?)
“Pes” demiştim ama yok o sözcük tek başına yeterli değil açıklamaya…
1) Sayın Devlet Bahçeli, terörist başını Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne davet etmek, sizin yetkinizde değildir,
2) Sayın Özgür Özel, “Atatürk’ün kurduğu partiyiz” diyorsunuz ama, ”Türkiye Cumhuriyeti Devleti zaten vardır ve kurucuları da Türk Milleti’dir. Siz; kime, ne hakla, hangi devleti veriyorsunuz? Böyle bir hakkınız yoktur! Var olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti, sizin ayırım yaptığınız gibi “Türklerin ve Kürtlerin” değil, Atatürk’ün tanımladığı gibi, Türk Milleti’nin devletidir!
3) Anayasa mahkemesi tarafından bir türlü kapatılmayan, milletin vergileriyle milyonlarca lirayı alarak evlerimize şehit gönderen, AB-D’nin maşaları ve PKK terör örgütünün TBMM’deki siyasi ayağı DEM’liler, duyduklarınız karabasandır, asla gerçekleşmeyecek olandır, oyalanmayın.
4) Sözü geçer, sesi duyulur, gücü yeter, birlik ve beraberliği dün onaylayan, bugün uygulayan ve geleceğe taşıyacak olan Türk Milleti, hepinize gereken yanıtı verecektir.
Kendinize gelin! Gavurun ekmeğini yiyen, kılıcını sallar! Dünkü mandacı ve himayeci zihniyeti hortlatmayın! Biz, bize yeteriz. Bizim en kötümüz, elin en iyisinden daha iyidir!
Hani bir söz hep söylenirdi ya; “Ey Türk Titre ve Kendine Gel!” Bu sözü söyleyen öldü mü acaba?
Yeter! Milletinin aklıyla oynamayın!
Titreyin ve kendinize gelin!
Gelmezseniz… O zaman Türk Milleti gereğini yapar, hiç ama hiç tereddütsüz…
Bu topraklar kanla sulandı. Bereketi ondandır. Peşkeş çekilmeye gelmez…