CNR Uluslararası 9. Mersin Kültür ve Kitap fuarındayız. Cumhuriyet Kadınları Derneği Mersin Mezitli şubesinin masasındayız. Üç genç afişlerimizi okumaya çalışıyorlar. Seslendim; “Mustafa Kemal’in gençleri gelin bakalım…”

                Üniversite sınavlarına hazırlanacaklar bu yıl… Sohbet anlamlı ve amaçlı sürdürülürken sordum; “Hangi bölümleri istiyorsunuz?”

                İlk öğrenci, ziraat mühendisliğini, ikinci öğrenci tıp fakültesini ve üçüncü öğrenci de hukuk fakültesini istediklerini söylediler.

                Ziraat fakültesini isteyen gencimize döndüm ve “Biliyor musun en gereksinim duyduğumuz, senin tercihin… Üretim olmadan olmaz. Yemeden içmeden olmaz. En az havaya ve suya olan gereksinimimiz kadar da gıdaya mecbur ve mahkûmuz…Sağlık sorunları yaşarsak doktora, anlaşmazlıklar yaşarsak da hukuk adamlarına gideriz… Ama öncelikle hayatta kalmamız gerekir, değil mi?” deyince, gülen gözler bakıştı…   “Haklısınız” yanıtıyla sohbet koyulaştı…

                Endüstri Meslek Liseleri için büyüklerimiz “Bu okula gidersen koluna altın bilezik takarsın…” diyorlardı. Gençler üretmeyi, toplum ve ülke yararına çalışmayı ve aynı zamanda da kişisel kazanç elde etmeyi öğreniyorlardı. Hem toplumsal ve hem de kişisel kazanç sağlayan bu kurumlar tıpkı Köy Enstitüleri gibi geri plana itildiler. Tercih edilmez oldular.  Ancaaakk yaşam bir kez daha gösterdi ki, USTA gerek. Güncel tanımıyla teknik eleman gerek. Elektrikçi, su tesisatçısı, mobilya ustası, sıvacı, tamirci vb.

                Salgın döneminde meslek liselerinde üretilen maskeler gelir hep aklıma. Ya da köy okulları için hazırlanan masalar ve sıralar…

                Yaşamın her alanında üretmek gerek. Yiyeceğini, içeceğini, giyeceğini, barınaklarını da…

                 **

                 Emekçiler direnişte, yollarda, alanlarda

                Üreticiler, bırakın kâr etmeyi harcadıklarını karşılayabilme peşinde

                Eğitim fakültesi mezunları görev beklemede

                Gençler iş aramada

                Öğrenciler eğitici, öğretici, geliştirici, kültürel zenginlikte okullar istemekte

                Anneler ve babalar uyuşturucu, sanal dünya vb. alışkanlıklardan uzak evlatlar istemekte

                Bunların arasında “Ben Anayasa değişikliği istiyorum,” diyene rastladınız mı? Ya da “Bu ülkenin en büyük sorunu Kürt meselesidir,” diyenine? (TBMM’de milletvekili olabilmişler dışında)

                Toplumun temeli olan ailede, toplumda, ülkede her durumda ve her türlü sorunlar olur. Asıl olan bu sorunları;

                Önceliğine göre sıralayabilmek.

                Toplumsal duruşla bir ve beraber olarak çözmeye çalışmak.

                Aslı astarı tamam, gerçekliği inandırıcı, kabulü ortak tespitlerle mücadeleye ortak olmak…

                Üretelim, kendimize yetelim, geliştirelim ve dünyaya bir kere daha örnek ve yol gösterici olalım