NATO Üyesi Olduğumuz Müddetçe CHP İKTİDAR OLAMAZ!

       EVRİMLEŞTİRİLECEK AKP, BAŞKALAŞTIRILACAK CHP

       Potansiyeli Küçük Siyasi Partiler İDEOLOJİK Mİ? Seçmen TÜCCARLARI MI? 

       Muhalefet Var mı? Uyduruk Muhalefet Kimlere, Hangi Güçlere, Hangi Plana Çalışıyor?

       31 Mart 2024 Yerel Seçimlerinin ardından Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin yararına olacak, çözüm üretecek, ülke sorunlarını olumları sonuçlandıracak bir siyasi ışık göremiyorum. Zira bu seçim genel seçim değildi. Bir ülkenin genleriyle, yönetim şekliyle, yaşam kültürleriyle, sağlığıyla, ahlakıyla, diniyle, eğitimiyle, geleceğiyle, onuruyla, şerefiyle, haysiyetiyle, tarihiyle ve daha birçok çirkinliklerle sonuçlanan çözümsüzlüklerle sıkıntıları olurda; bu ülkenin % 53’ü bu derece nasıl umursamaz olabilir! Ve 14 Mayıs genel seçimlerinde hükümeti düşüreceğine, yerel seçimlerde neden düşürür? …

       Evet, 22 yıldır 5. Dönemini de 14 Mayıs 2023 Genel Seçimlerinde kazanan AKP Hükümeti, 22 yıla 3 REFERANDUM Seçimi, 5 Genel Seçim sığdırdı. Aslında kendileri 4 Genel Seçim diyor. 7 Haziran 2015 YENİLGİSİNİ SAYMIYORLAR. Referandum Seçimlerini kendi hâkimiyetlerinin varlığını korumak ve menfaatlerinin yolunu çizebilmek için yaptılar. En son yapılan 16 Nisan 2017 Referandum seçiminde ANAYASAMIZIN 18 Maddesinde değişiklikleri kendi varlıklarının, seçilebilmelerinin devamı için, başkanlık sistemine geçiş için  % 53’e oylattılar.

       AKP’nin Kaybettiği İlk Genel Seçim

       22 Ocak 2015’te 7 Haziran 2015 genel seçimlerinin yapılması kararı alınmıştı. HDP Adayı Selahattin DEMİRTAŞ’ın MHP’yi geride bırakarak %13,1 oy alarak TBMM’ne 80 Milletvekili kazandırması Türkiye Cumhuriyeti’nde siyasetin emperyalizmin esaretinden kurtaracak bir pozisyonu yaratmıştı. Selahattin DEMİRTAŞ; “EMANET OYLAR İÇİN TEŞEKKÜR EDİYORUM” diye açıklama yaparken, Kandil; “Bu Oylar Bizimdir, Emanet Değildir” açıklaması yaparak AKP’ye ve Amerika’ya hizmete devam ediyordu. Ve Güneydoğu Bölgemiz 5 ay bombalandı, Kemal KILIÇDAROĞLU Devlet BAHÇELİ’ye “GEL BAŞBAKAN OL” dedi ama RTE’ye en ağır sözler sarf eden BAHÇELİ 380 derece çark ederek emperyalizme hizmeti yine tercih edip, ülkenin bu hale gelmesinde AKP’ye en büyük desteği vermeyi seçti. Oysa HDP’yi PKK gibi görmeyip, sorunları çözecek, PKK’nın bir emperyalizm planı olduğunu dünyaya ispat edecek pozisyon yaratılabilirdi ve bir daha asla Türkiye’de Amerika’nın işaret ettiği muhafazakâr siyasi partiler tek iktidar olamazdı, bu oyunlar bozulabilirdi. Bu nedenledir ki Selahattin DEMİRTAŞ bir Kürt Lideri OLABİLDİĞİ İÇİN sebepsiz yere hapis yatmaktadır. Eğer BAHÇELİ 7 Haziran 20115 seçimi sonrasında Koalisyon Hükümetine evet deseydi; Türkiye emperyalizmin oyununu, TERÖR OYUNUNU çözmüş, BOP’u Ortadoğu’da uygulatmayı bitirmiş olacaktı. Türkiye GERİCİLEŞTİRİLEMEYECEK, MÜLTECİLER GELEMEYECEK, YENİDEN AYDINLANACAKTI, DEMİRTAŞ da HAPİS YATMAYACAKTI. Belki de Ortadoğu’da savaş bile olmayacaktı…

       Dönemin Başbakanı Ahmet DAVUTOĞLU’na Hükümet kurma hakkı Anayasa ihlal edilerek baskıyla verildi. Ve Türkiye Cumhuriyet’inde ilk kez GEÇİCİ HÜKÜMET kuruldu. Bu gerçeği yıllar sonra Ahmet DAVUTOĞLU açıklama yaparak yanlış olduğunu söyleyecek ve 3 Kasım 2015 erken genel seçimlerine kadar Güneydoğu’da AKP’nin kaybettiği oyları yeniden almak için 5 ay yapılan baskıları, bombalamaları canlı yayında anlatacaktı. AKP ilk kez genel seçimleri 7 Haziran’da kaybetmişti ve erken seçimi bir şekilde yaparak Başkanlık Sistemine geçiş planını sürdürmek zorundaydı. Emperyalizm için bir ülkenin insanlarının katledilmesi her şekilde mubahtı. Muhalefet 7 Haziran seçimlerinden sonra bir daha böyle bir başarı gösteremedi. İttifaklar kurdu yine de gösteremedi. Çünkü Muhalefetin genel merkez yönetimleri hep AKP’nin ve RTE’nin var olmasına çalıştılar…

       NATO Üyesi Olduğumuz Müddetçe CHP İKTİDAR OLAMAZ!

       31 Mart 2024 Yerel Seçimlerinde AKP ilk kez seçimlerde büyük kayıp yaşadı. CHP AKP Hükümeti döneminde ilk kez öne geçerek % 37,77 oy oranı, AKP % 35,49 oy oranında kaldı. Hükümet değişmediği için bu sonuçların sevincini Vatansever ATATÜRKÇÜLER yaşayamıyor…

       Türkiye Cumhuriyeti’nin her alanda aldığı yaralar; Cumhuriyetçi bir yönetim şekliyle, devletin ilkelerine sadakatle kararlar uygulayacak sağlam bir hükümetin yeniden kurulabilmesiyle belki düzelebilir. Bu nedenle AKP’nin BOP Planına destekli 22 yıllık saltanatı, teokratik devlet düzeninden daha tehlikeli olan TEK KİŞİLİK İKTİDAR şekline dönüştü. Türk Silahlı Kuvvetlerinin gücü yitirildi, Emniyet Güçleri Devletin değil, Hükümetin gücü durumuna getirilen bir emir mekanizmasına dönüştürüldü. Eğitimden sağlığa, ekonomiden enflasyona, işsizlikten mültecilere varana kadar her alandaki olumsuzlukların çözülerek eskisi gibi olmasına ışık verecek bir muhalif siyasi güç görülmüyor. O halde ne yapılacak?

       Elbette 1945 seçimleri sonrası, 1946’da uygulanarak başlayan Amerikan Planları, ÇOK PARTİLİ REJİM ALDATMACASIYLA, NATO’ya Üye olma politikalarının oyunlarıyla bugünlere getirildiğimizi hatırlatmakta fayda var. O yıllardan bugünlere gelirken ne zaman CHP biraz seçimlerde öne geçse umutlar, sevinçler hep kursağımızda bırakılmıştır. Çünkü net bir gerçek vardır; Türkiye Cumhuriyeti NATO üyesidir. NATO Üyesi olduğumuz müddetçe Devletin Cumhuriyetçi Yönetim şekline sadakatli, ilkelerine liyakatli bir hükümet asla seçimleri kazanamaz…

       EVRİMLEŞTİRİLECEK AKP, BAŞKALAŞTIRILACAK CHP

       O halde emperyalizm ne yapacak? AKP’yi yeniden kendi menfaatlerince evrimleştirecek. Tıpkı, Demokrat Parti ve Anavatan Partisi gibi, bu evrimden AKP doğru, şimdi yeni bir siyasi parti yine yeni bir evrim geçirerek doğacak. Belki önce çoğunlukla oy oranı alıp Koalisyon Hükümeti ortağı olacak. Tıpkı 1996 ile 2002 yılları arasında olduğu gibi…

       Demokrat Parti 1946 yılının Ocak ayında kurulmuş, aynı yıl seçimlerde azınlıkta bırakılarak NATO, MARSHALL ve diğer ayarlar yapılmış ve 14 Mayıs 1950 genel seçimlerinde tek iktidar seçtirilmişti. Zaten Cumhurbaşkanı da AMERİKANCI Celal BAYAR’dı. Sanayi devrimine geçmek isteyen İsmet İNÖNÜ’yü sürekli engelleyen, Doğu’da ATATÜRK’ün VASİYETİ olan Toprak Reformunu yaptırmayan, Uçak ve Araba Mühendislerinin başarılarını engelleyen Celal BAYAR! İrdelenmesi gereken büyük ihanetçi!

       CHP nasıl başkalaştırılıyor? CHP, 2010 Parti içi hareketiyle başkalaşmaya başlamıştı. Düşünün ki; Cumhuriyet Devletini kuran ve asla ilkelerinden taviz vermeyen bir geçmişe sahip olan CHP, 1946 sonrası kendisine biçilen ANA MUHAEFET ROLÜNÜ ÇOK GÜZEL UYGULAYAN YÖNETİMLERE SAHİP. 2007’de Gazi Köşküne TÜRBAN çıktıktan sonra hareketlenen Milletin tepkisi, CUMHURİYET MİTİNGLERİNİN ETKİSİ aslında Türkiye’de yeniden Cumhuriyet ayarlarına dönecek bir zemini hazırlamıştı. Deniz BAYKAL’a yapılan operasyon sonrasında, solculuk tartışmaları, halkçılık tartışmaları, burjuva tanımları tepkisi, Alevilik, Kürt Siyaseti gibi konular kullanılarak CHP’yi 1999’da baraj altı bırakan zihniyeti partide hâkim kıldırdı. CHP’nin ayarlarıyla oynandı. CHP’deki zemin AKP’yi kazandırmayı garantileyen bir mekanizma haline getirildi. Burada BAYKAL iyidir, kötüdür, BAYKAL şöyle yaptı, böyle yaptı konularını işlemiyoruz. Konuyu iyi anlayalım…

       Örneğin; 14 Mayıs 2023 Genel Seçimlerinde CHP Milletvekili listelerine 39 İyi Partili Adayı seçilecek sıralarda değerlendirdi. Yetmedi, yurt genelinde Esnaf Odalarının listelere verdiği kişilerle toplamda 79 Milletvekili CHP’li olmadıkları halde CHP üzerinden Milletvekili oldular. Bu gerçeğin CHP’nin parti içi gidişatına, ilkelerine, emekçilerine ne derece zarar verdiğini bir düşünün. Yaşatılan bu topyekûn meclis çatısı altındaki başkalaşmaya o zaman karşı çıkan halkçı ve solcu geçinenler aynı zararı kendileri yerel seçimlerde uygulayarak, partilileri hiçe sayarak yaptılar.

       Ne mi yaptılar? Genel seçimde nasıl CHP’li olmayıp CHP’den seçilen sağ fikirli 79 kişi varsa, yerel seçimlerde de Belediye Meclis Üyeliklerine üst sıralarda seçilecek yerlerde değerlendirilen DEM’liler (HDP) oldu. Oysa CHP’li belediyelerde 2019’dan bu yana İyi Partililere de, DEM’lilere de iş verilmişti, ihaleler verilmişti. CHP’nin parti düzeyinde bu sarsıcı kararlara gerek var mıydı? Zaten ittifak karşılığı belediyeler üzerinden verilmiyor muydu? CHP’ye zarar vermek, emperyalizme hizmet etmek değil midir? CHP’den seçilenler CHP’li olmadıkları için nasıl CHP Siyaseti yapacaklar! CHP her iki taraftan da zarar görüyor. CHP kendi ilkelerinin temellerini sarstı. LAİKLİĞİ konuşmak dahi istemeyen CHP’den seçilmiş belediye başkanları var. Seçim kazanır kazanmaz; “Rozetimi çıkardım” diyen vekiller ve başkanlar var. Hangi rozeti çıkarıyorsunuz? Devletin 6 İlkesini taşıyan ve bu devleti kuran partinin rozetini çıkarmak size fayda mı getirecek! Ekmeleddin İHSANOĞLU’nu da Cumhurbaşkanı adayı gösterecek kadar cemaatlerden fayda ummuştunuz ne oldu? CHP bu kararlarla çok başkalaşmıştı, CHP başkalaştırıldığı için AKP Hükümeti 4 kez seçim kazandı, 3 kez referandum seçimi kazandı. CHP başkalaşmasaydı Demokrat Parti ve Anavatan Partisi gibi 3. Veya 4. Seçimde AKP seçim kaybederdi! …

       Potansiyeli Küçük Siyasi Partiler İDEOLOJİK Mİ? Seçmen TÜCCARLARI MI?                             

       Anlattığım konuların çok fazla detaylarına inmiyorum çünkü yaşanan bu siyasi tarihi zaten yaza yaza, okuya okuya ezberledik. 1960’da Demokrat Partinin yenilmesi sonrası Koalisyon Hükümetleri ve halka yapılan baskılarla, muhtıralarla, askeri darbelerle, 1983 yılına kadar SSCB, İran, Ortadoğu ve Uzak Doğu ülkelerini dizayn eden Amerika, Siyah Halkla uğraşan, sömürge ettikleri ülkelerle uğraşan emperyalizmin planlarını görüyoruz. Yeniden bir siyasi parti yaratarak Anavatan Partisini başımıza getiriyorlar. Tıpkı AKP’nin 2017’de yaptığı gibi; Anavatan 1983’te tek iktidar olup, 1987 seçiminde oy oranı %10 yakın düşse de yürürlüğe giren yeni seçim sistemiyle 292 vekile düşüp yine de tek iktidar oluyor. Görüldüğü gibi emperyalizmin baskısı, kargaşa, enflasyon, patlamalar, olaylar daima tek iktidar seçtirilen partilerin kazanması yolunda kullanılıyor.

       1960 ile 1983 yılları arasında ve 1991 ile 2024 yılları arasında seçimlere giren küçük siyasi partiler ne yapıyorlar? Kazanamayacaklarını bildikleri halde neden seçimlere giriyorlar? Bu partiler ideolojilerine liyakatli mi? Yoksa uyduruk bir ideoloji aldatmacası mı var? Ya da küçük siyasi partileri kurarak seçmen tüccarlığı yapıp bu yolu para kazanma aracı olarak mı görüyorlar?

       Bana göre emperyalizmin “BÖL, PARÇALA” planına çok benziyor. Ayrıca samimi değiller. Eğer samimi bir siyaset yapmış olsalardı, en azından sadece kazanabilecekleri yerlerde seçime girerlerdi. Kazanılmayacak yerlerde parti teşkilatları kurulmazdı. Zaten küçük taşra siyasetinde görev alanlar paralı işlerle anılan ilçe yöneticilerinden oluşuyor. Emperyalizmin de işine geliyor. Bunların ne ideolojisi var, ne de tüccarlık yapabiliyorlar. Halk dilinde UFAKÇI diye tanımladığımız, üç beş kuruşa satılan düşük siyaset oyuncuları. Fakat sonuçta ülkelerinin geleceklerine zarar veriyorlar, emperyalizme uşaklık etmiş oluyorlar. Muhalefetin yanlışlarını ne kadar eleştiriyorsak, küçük siyasi partilerin kapatılmamasını da en ağır şekilde eleştirmeliyiz. Zira 31 Mart yerel seçimlerinde ufakçı da olsalar iyi paralar kazandılar…

       Muhalefet Var mı? Uyduruk Muhalefet Kimlere, Hangi Güçlere, Hangi Plana Çalışıyor?

       Bana göre muhalefet yok. Yukarıda anlattığım gibi, ne zaman ki NATO Üyesi olmuşuz o zaman CHP’ye ANA MUHALEFET ROLÜ BİÇİLMİŞTİR! CHP Yönetimleri de o gün bugündür bu rolü çok iyi oynayan Genel Merkez Yönetimlerine sahiptir. Zira 1946’dan bu yana Deniz BAYKAL HARİÇ; NATO’ya, Amerika’ya danışmadan siyaset yapan CHP Yönetimi yoktur. Cemaatlere göz kırpmayan CHP Yönetimi yoktur. Ne zaman Milletimiz sandıkta CHP diyecek olsa FRENE BASMAYAN CHP Genel Merkez Yönetimi yoktur. 2018 seçim sonuçlarını hatırlayınız, “2,5 MİLYON MÜHÜRSÜZ OY VAR” dediğimizde CHP Sözcüsü Bülent TEZCAN; “Doğrudur, yapacak bir şey yok” dedi. Ekmeleddin İHSANOĞLU ayrı bir vakıa, KILIÇDAROĞLU’nun aday olmakta diretmesi ayrı bir vakıa…

       CHP’de parti içi yarıştan başka bir mücadeleye kapı açılmıyor. CHP’de herkese eşit mücadele kapısı açılmıyor. CHP emekçisinin emeğine saygı duyan demokrasiyi önce parti içinde uygulayan bir yeni TÜZÜĞE kapı açmıyor. CHP’de PARAN VARSA ADAYSIN. CHP’de ENTRİKALARI iyi yönetiyorsan, emir kulu adamcı bir ekibin varsa seçilirsin. CHP’de PARTİCİ olanın değeri yok, ADAMCI olanın değeri var. CHP’de 1946’dan bu yana emperyalizmin oyununu bilerek kabul eden, CHP’den geçinmek için siyaset yaparak CHP’den GEÇİNENLERİN, ZENGİNLEŞENLERİN, BİRAZ ATATÜRKÇÜ SÖYLEM, BİRAZ MUHAFAZAKÂR SÖYLEM, BİRAZ KÜRTÇÜ, BİRAZ ALEVİCİ Söylemlerle işi götürmekten başka bir mücadele yok. Sonuç itibariyle tıpkı küçük siyasi partiler gibi, CHP emperyalizme hizmet etmiş oluyor. Her 5 yılda bir yerelde ve her 4 yılda bir genelde siyasi yarış adaylıklar üzerinden PARTİ İÇİNDE oluyor. CHP’den seçilenlere sorsanız kendilerinden daha iyi CHP’li yok. Yaptıklarına, uyguladıklarına baksanız CHP ile alakaları yok. Kısacası CHP’nin adı var, ilkeleri uygulanmıyor, tüzük ise para ile partiye gelip, para ile seçilenlere yarıyor… 

       Yerel Seçimlerin Ardından Türkiye CUMHURİYETİ

       31 Mart Yerel seçimlerinde % 37’lik başarı gösteren CHP’yi şöyle yorumluyorum. Türkiye Cumhuriyeti çoğunlukla DEVRİŞME BİR MİLLET haline getirildi. Çoğunlukla devşirme olan büyük kitle güç neredeyse oraya oy veriyor. Öyle olmasaydı 14 Mayıs 2023’te enflasyon yine yüksekti, emekli yine perişandı, işsizlikten yine intiharlar oluyordu. Devşirmeler hep açtır, hiç doymazlar. Dilenci gibidirler. 14 Mayıs’ta AKP’den nasıl olsa şu işi bitiriyoruz, bize şunu verdi, bize bunu verdi diyerek dilenci gibi AKP’ye oy verdiler. 31 Mart’ta ise baktılar ki özellikle CHP’li Büyükşehir Belediyeleri halka güzel hizmet yapıyor, emekliye bakıyor, sosyal hizmetlerden bakım alıyorlar, depremzedeye bakılıyor, işsize bakılıyor, koliler dağıtılıyor… O halde yerel de de bunlardan geçiniyoruz deyip CHP’ye oy verdiler. Geçersiz oylarla birlikte toplam 15 Milyon seçmenin sandıkta oyu yok. Bu sonuçları CHP bir başarı olarak görmesin.

       CHP TÜZÜĞÜNÜ Hakka, Hukuka ve Adalete göre yenileyip, akçeli aday belirlemelerini kaldırırsa, emekçisinin emeğini koruyan, hakkını veren tüzük maddeleriyle, adayları ön seçimle belirleyen tüzük maddeleriyle halkın karşısına çıkarsa belki İKTİDAR olur. Aksi halde bu sonuçlar şaibelidir, oylar sandığa yansımamıştır. % 37’lik oy oranının yaklaşık % 15’i menfaat için verilmiş değişken oylardır. Genel seçimde İYİ Parti ve sağ görüşlüler ile yerel seçimde DEM’li anlaşmalar CHP’ye büyük zarar vermiştir. Böyle giderse CHP düzelemez, CHP düzelmezse ülke düzelemez, siyaset düzelemez, Türkiye CUMHURİYET ülkesi olamaz, şeriate yenilir…

       Bir gün mutlaka emperyalizmin işgal ettiği Türkiye Siyasetinin temizlenmesi ve 6 OK’un hakkını veren Cumhuriyetçi bir Hükümetin kurulması umuduyla; sevgiler, saygılar…