1) Her birimiz, mesleğimiz ile ilgili sendika ya da dernek üyesi olmalıyız. (Özlük haklarımızın önemini vurgulamak üzere)
2) Her birimiz birden fazla Demokratik Kitle örgütü üyesi olmalıyız. (Sosyal paylaşımı arttırmak ve maddi katkı sunmak üzere)
3) Meslek örgütlerimizde ve Demokratik Kitle örgütlerinde bire bir ilişkilerle birbirimizi tanımalı ve paylaşımlarımızı arttırmalıyız.
4) Ortak aklın sağlanmaya çalışıldığı Atatürkçü Düşünce Derneği, Alevi Kültür Dernekleri, Çağdaş Yaşamı destekleme Derneği gibi örgütlenmelerde yerimizi almalıyız.
5) Her örgütlenmede görev üstlenmeliyiz ve özellikle halkımıza anlatma, halkımızı aydınlatma sorumluluğumuzu geliştirmeliyiz.
6) Birleşme noktamız 'Atatürk'te Birleşmek' olmalıdır.
7) Gençlik ayakta. Millet, onlara güveniyor. Aramızda yoklar şu anda. Ancak, bugün Ankara'dalar. Her biri bir Kubilay olarak…
8) Sözüm ona örgütlülük adına çok sayıda dernek vb. yaratmak doğru değildir. Tek kürdanın hemen kırıldığı ancak kürdan demetinin sağlamlığı örneğini unutmayalım.
9) Her bir meslek alanındaki birçok örgütlenme (Sendika, dernek, oda, vakıf vb.) karşısında 'Ulusalcı, bağımsızlıkçı, kısaca Atatürkçü' olanı tercih etmeliyiz.
10) Hükümet yanlısı ve söz sahibi sendikalar için 'Yandaş' tanımı yeterli olmamaktadır. Onlar, 'Hükümet'in sendikaları' olarak plan, proje sahipleridirler ve yıllarca öncesinden hazırladıklarını 'Öneri' adı altında ortaya sürerek yasalaşmasını sağlamaktadırlar. (19.Milli Eğitim Şûra'sındaki öneriler ve alınan kararlar)
11) Yayın organları kıskançlıkla takip edilmelidir. 'Okumak', olmazsa olmazlarımız olmalıdır. Maddi anlamda katkılarımızı esirgememeliyiz. Desteklerimiz artarak sürmelidir. 'Bilgi', fikir sahibi olmamız için 'Gerek' şarttır.
12) Elbette esas olan 'Siyasi' örgütlenmelerdir. Bu alanda yerimizi almalıyız. Yerimizi cesaretle seslendirebilmeliyiz. İktidarlar ya da hükümetler siyasi iradelerin temsil alanlarıdır.
13) Dillerini kaybedenler, benliklerini kaybederler. Türkçemiz yok edilmeye çalışılıyor. Buna izin vermeyeceğiz. Türkçe dilimizin zenginliğini, uzmanlarından örneklerle açıklayacağız.
14) Ermeni dayatmalarına karşı tek ses ve tek yürek olacağız. Ermeni diasporasının '100. Yıl' planlarını bozacağız. 1
5) Karşı devrimin cinsiyet ayırımcılığına, ( Kız ve erkek öğrencilerin ayrı okullarda okutulması) şeriat özlemlerine, (Türban, zorunlu din dersleri, Osmanlıca eğitim…) Cumhuriyet yıkıcılığına 'Altı Ok' sahiplenmemizle mücadele edeceğiz. Bu sahiplenme siyasi iradede olmalıdır.
16) Bursa'da yaşam bulan, 'Çağdaş Eğitim Kooperatifleşmesi' yaygınlaştırılmalıdır. Olanakları olmayan köy kızlarının ailelerinin de izinleriyle okul hayatına başlatılmaları ve sürdürmeleri… (Köy Enstitüleri benzeri)
17) 'Milli Eğitim Şûra'larında alınan kararlar 'Tavsiye' kararlar oldukları halde, 19. Milli Eğitim Şûrası'nda yapılan öneriler (!) dayatılmaya başlanmıştır.('İsteseniz de istemeseniz da Osmanlıca okutulacaktır…' R T Erdoğan) Bunlar, Ulusal Eğitim Derneği İzmir Şubesi'nin 27/Aralık/2014 Cumartesi günü yaptığı nitelikli katılımcıların sunumları… * *
2015 yılına giriyoruz.
Teröristbaşının serbest bırakılacağı,
PKK'nin Kandil'deki Kongresi'ne katılacağı,
Güneydoğu Anadolu Bölgemizin özerkleştirileceği, bu konularda AKP-HDP-PKK'nin anlaştığı, AKP Hükümeti'nin 'Bu antlaşmayı açık etmeyin!' diyerek talepte bulunduğu koşullarda giriyoruz 2015'e. Bunları kabul edecek miyiz? Yoksa 'Çözüm'de buluşacak mıyız?