84 milyon olarak heyecanlıydık

Meraklı bekleyişlerimiz oldu

Tahminlerimiz de

Sadece ülkemiz değil, dünya ülkeleri de yakından ilgilendiler

'Diktatör' iddiasıyla ve her yolu deneyerek müdahale edenleri söylemeye gerek yok! Nasıl olsa işin içindeler… Merkezinde olmayı çok istediler ama TÜRK MİLLETİ, işine BURUNLARIN sokulmasına izin vermedi…

29 Mayıs sabahı yazmıştık, yaşam devam ediyor diye…

İş-Aş mücadelesinin devam ettiğini, bankaların hizmette kusur etmediğini, kadınlarımızın ve kızlarımızın bir gün öncesinde olduğu gibi yaşam mücadelesini sürdürdüklerini…

**

Evde yapılan işler, gün sonunda değerlendirilir,

İşyerleri günlük değerlendirmeler yapar,

Öğretmenler emeklerinin karşılığını alıp alamadıklarını değerlendirir,

Doktor-hasta, esnaf yaşamın her alanında, günlük, haftalık, aylık, yıllık, anlık değerlendirmeler yapar. Neden mi? Daha iyiye, doğruya, güzele ulaşmak için elbette… Uzmanlar da uyarırlar;

Özeleştiri geliştirir, eleştir YAPICI olmalıdır! Bu, aynı zamanda SAMİMİYETİ, İNANDIRICILIĞI, YAPILABİLİRLİĞİ de göstermiş olur!

1) Hem ÜLKE ve MİLLET diyeceksin ve hem de seçimin hemen sonrasında ve üstelik bir gazeteci olarak; 'O taraf-Bu taraf' ve 'Toplum ikiye bölündü' diyeceksin,

2) Resmi olmayan seçim sonuçlarının açıklanmasından sonra RTE'nin Kısıklı'da yaptığı açıklamalar için MEŞHUR bir gazeteci olarak, 'Sen İstanbul'u kaybettin, orada nasıl açıklama yapıyorsun?' diyebileceksin,

3) Bir site yönetimi toplantısında bile zaman zaman sandalyelerin havalarda uçuştuğunu bildiğimiz halde, 84 milyon nüfuslu ve 62 milyon seçmenin oy kullandığı bir ülkede belirleyici olmayan birtakım kışkırtıcı, sıradan kalkışmaları öne çıkaracaksın, (Olayları MİNİK de olsa tasvip ettiğimiz anlamı çıkarılmamalıdır)

4) 'Azınlık olarak yaşamaya devam,' derken anlatılmak isteneni hala anlamış değilim. Binlerce yıldır bu topraklarda yaşayanlar kimlerdir? Yoksa kendini 'Azınlık' olarak görmek isteyenler mi vardır?

5) 2007 yılından beridir yazmakta olduğum Mersin İmece Gazetesi'nin seçim sonrası yaptığı 'Türkiye yine Erdoğan dedi' manşeti ve hemen altında da 'Türkiye Cumhurbaşkanını seçti,' tam sayfa açıklaması neden rahatsız etti birilerini? Haber mi yanlış, görmek istenilen başka bir şey miydi? Üstelik; 'Türkiye Erdoğan demedi, yalaka ve koyun sürüsü dedi,' gönderimleri ne anlama gelmektedir? Amaç, hala bölmeye devam etmek mi yoksa bir ve beraberce yürümeye, düzeltmeye, güvenmeye devam etmek mi olmalıdır?

6) 'Salakların oy verdiğini tarih yazacak' tümcesi de ayrı bir garabet! Tarihi, İNSANLAR yaşar, TARİHÇİLER de yazar!

7) 'Yalan, iftira, rüşvet, cehalet artarak gidecek,' tümcesinin neresinden tutayım diye düşündüm… Şikayet ettiklerimizin olmasını istemiyorsak eğer, BİRLİKTE mücadele edelim. Sadece şikayet etmek, isyan etmek, feryatlar-figanlar ÇÖZÜM getirmez-Getirmiyor!

8) Ünlü(!) bir televizyon programcısı, 'Davullu-zurnalı kutlamalar yüreğime taş doldurdu, depremzedelere karşı çok üzüldüm,' dedi… (Depremzedeleri 14 Mayıs birinci tur seçimlerinde Millet ittifakına oy vermedikleri için otellerden çıkaran Tekirdağ Belediyesi hiç akla gelmedi demek ki…) Dedi de yaşamın devam ettiğini, deprem bölgesinde çadırda nikahlar yapıldığını bilmiyor olamaz değil mi?

9) Seçimlerden sonra on milyon göçmen daha gelecek denilmişti ya, bekleyelim mi, sözlere itibar mı etmeyelim?

Bu ülke HEPİMİZİN

Gidecek başka yerimiz de yok, başkalarına sunacağımız bir milimetre kare toprağımız da…

Birlikte- can cana- sorunları paylaşarak ve çözerek yürümeye, isterseniz koşmaya devam…

Şarttır…

Saadet Pesen [email protected] 2/Haziran/2023 İmece