CHP bu hafta sonu genel kurulunu yapıyor. Seçimler iki aşamada olacak.İlk gün genel başkan seçilecek,ikinci gün partinin MKYK üyeleri seçilecek.Genel başkanlık için iddialı iki aday var.Mevcut genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu ve Özgür Özel.Diğer adayların hiç şansı yok.Hatta genel başkan adaylığı için yeterli delege imzasını toplayacaklarını zannetmiyorum.İki güçlü aday arasında kıyasıya bir mücadelenin olacağını ve genel başkan seçilen adayın MKYK’da da çoğunluğu ele geçireceğini düşünüyorum. Onun için ilk gün çok kritik.Delege dengeleri başa baş gibi gözüküyor.İstanbul delegesi Özgür Özel için 185 imza verdi.Ankara ve İzmir’de Kılıçdaroğlu önde gözüküyor.Ama ortalama yüzde 20 delege şu an itibarıyle henüz kararını vermemiş vaziyette.Bundan dolayı son günler adaylar açısından çok önemli.Hangi aday kararsız bu yüzde 20 lik delegeyi ikna ederse ipi göğüsler.
Divan başkanı Kılıçdaroğlu’nun önerisi ile Ekrem İmamoğlu olacak.Bu çok önemli. Ekrem İmamoğlu değişimden yana ve Özgür Özel’i destekliyor.Hatta Özgür Özel’in vekil başkan olduğu iddia ediliyor.Daha sonra koltuğa İmamoğlu geçecek.Sırf İstanbul’u cumhur ittifakına kaptırmamak için genel başkanlığa aday olmadı.Esasen bu öngörülür bir düşünce.25 yıllık Ak parti ve milli görüş düşüncesine karşı seçimi kazandı.Bu birikimi kaybetmek istemiyor.Ekrem İmamoğlu’nun divan başkanı olması kimilerine göre değişimcilerin lehine oldu.Değişimciler bu moralle seçime girecek.Kimine göre de Kılıçdaroğlu bir taşla iki kuş vurdu.Hem İmamoğlu’nun önünü kesti,hemde hala partide güçlü olduğunu gösterdi.Ne olursa olsun İmamoğlunun divan başkanı olması genel kurulun sükentle geçeceğinin göstergesi.
CHP seçimden sonra bir fetret dönemi yaşıyor.Halkın büyük çoğunluğu Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı seçileceğine inanıyordu.Bir çok anket şirketi de aynı görüşteydi.Sahada bizlerde bunu gözlemliyorduk.Bu ekonomik krizde üstelik depremde gösterilen başarısızlıktan sonra iktidarın oy kaybedeceği öngörülüyordu.Öyle olmadı.Recep Tayyip Erdoğan seçimi üçüncü kez kazandı.Üstelik en çok oyu depremde yerle bir olan illerde aldı.Bu mantığa aykırıydı ama burası Türkiye.Ak partinin başında tecrübeli siyasetçi Erdoğan vardı.Kılıçdaroğlu belki rakibini küçümsedi.Ama yine de tüm olumsuzluklara rağmen yüzde 48 oy aldı.Ama yetmedi.Seçilememiş üstelik belediye seçimleri hariç girdiği her seçimi kaybeden Kılıçdaroğlu değil istifa etmek bir öz eleştiri bile yapmadı.Bu tabanda büyük infialde neden oldu.
Başta İmamoğlu olmak üzere Özgür Özel gibi partinin duayenleri gidişatın iyi olmadığını gördüler.Bu işin Kılıçdaroğlu ile yürümeyeceğini anladılar.CHP tabanını mutlu edecek adımların atılacağını dillendirerek yola çıktılar.Bu CHP için sancılı geçecek gibi.Ben bu kurultayı Bülent Ecevit’in İsmet İnönü’ye karşı açtığı bayrağa benzetiyorum .O dönem dede aynı tartışmalar yaşanıyordu.Ama Ecevit’in yıldızı parti içinde parlamaya başlamıştı.Sonunda delege Ecevit’i genel başkan seçti.Aynı sonuçların bu seçimde de olacağını düşünüyorum.CHP delegesi iyi düşünür ve kararını verir.Pek baskıyla ve dayatmayla oy kullanmaz.Aklıselim davranır. Parti çıkarını her şeyden üstün tutar.Çünkü artık CHP seçmeni iktidar istiyor.Ülkeyi yönetmek istiyor.Onlarda görüyor ki bu mevcut yönetimle bir başarı mümkün değil.
Dananın kuyruğu bu hafta sonu kopacak. Ak koyun Kara koyun belli olacak.Ya değişimciler ipi göğüsleyecek CHP seçmenine umut olacak,yada mevcut yönetim kazanacak kara yaslar bağlayacak. Benim iddiam Kılıçdaroğlu tekrar kazanırsa iktidar medyası zil çalıp oynar.Çünkü Kılıçdaroğlu Erdoğan için kolay lokma.Her seçime bir adım önde başlıyor.Şu an bir çok Büyükşehir belediye başkanı beklemede.Her ne kadar Kılıçdaroğlu bazı Büyükşehir belediye başkan adaylarını mevcut başkanlar devam ettirecek dese de mesela ben Mersin için şüpheliyim.Değişimciler kazanırsa Vahap Seçer değiştirilebilir.Hatta bir kaç ilçe başkanları da değiştirilebilir.Her şey bu hafta sonu bekli olur.