31 Mart mahalli seçimlerinden sonra siyasette bir şeyler oldu.Hiç bir şey olmasa bile birşeyler oldu.Bunun adına ister normalleşme deyin,ister yumuşama deyin siyasetin iklimi bir anda değişiverdi.Peki bu istenen bir özlem miydi?Şüphesiz evet.Çünkü son yıllarda siyaset tamamen anormal bir atmosferde ilerliyordu.Liderlerin zaman zaman ağızlarından çıkanı kulakları duymuyordu.Birbirlerine hakaretler tabiri caizse nerdeyse küfürlü konuşmalar gırla gidiyordu.Adeta boğaz boğaza bir kavgaya sahne oluyordu siyaset arenası.Bu tabi ki tabanda büyük rahatsızlık yaratıyordu.Bazı menfaat çevreleri bu kavgadan nemalanıyordu ama bunlar azınlıkta kalıyordu. Toplumun ekseriye çoğunluğu bu tartışma ve siyasi çekişmelerden hoşnut değildi.Ama ellerinden bir şey gelmiyordu.Sadece seçimden seçime verdikleri bir oydan mesulduler.

      Ama ne olduysa 31 Mart mahalli seçimlerden sonra oldu.Dokuz ay önce iktidarı ve cumhurbaşkanlığı seçiminde Ak partiye destek veren halkımız mahalli seçimde CHP’yi birinci parti yaparak yerelde iktidara gelmesinin önünü açtı.Öyle olmaz böyle olur dedi halk.Siz madem kısır çekimelerle bizi yok saydınız bende siyasi dengeleri sağladım dedi.Ve bu durum ülkede normalleşmenin önünü açtı.Bu halk isterse her şeyi yapar.Halkın oyunu çantada keklik gören zihniyet en büyük şamarı yedi.Halka rağmen siyaset yapılamayacağı son seçimde ortaya çıktı.Halkın iradesinden üstün irade yoktur.Biz demokratik bir ülkeyiz.Bazı aksaklıklar ve eksiklikler olsa de demokrasimiz sağlam temellere oturmuştur.

      Şimdi normalleşmeyi veya yumuşama adına ne derseniz deyin ülkenin gündemine oturmuş vaziyette.Chp genel başkanı Özgür Özel ve cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yumuşama ve normalleşme konusunda olumlu adımlar attı.Önce Ak parti genel merkezinde buluştular.Bayramdan önce de Chp genel merkezinde buluşacaklar. Tabi bu buluşmalar sadece sohbet amaçlı değil.Özgür Özel ilk buluşmada ülke sorunlarını anlatan bir dosta ile gitti Ak parti genel merkezine.Bunun neticesini de aldı.28 Şubat davasından yargılanan generaller serbest bırakıldı.Yetmez ama evet diyeceğimiz gelişmelerin devam edeceğini umuyoruz.Bazı diğer gezi sanıklarınında salıverilme durumları söz konusu olabilir.

     Tam işler olumlu bir şekilde devam ederken cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bir açıklama yaparak yumuşama derken kırmızı çizgilerimizden geri adım atmayacağız dedi.Bu ne anlama geliyordu. Şunu iyi biliyoruzki MHP genel başkanı Devlet Bahçeli ve yönetimi Chp ile olan bu yumuşamadan pek hoşnut değildi.Esasen Özgür Özel’in Devlet Bahçeli’yi ziyaret etmesi olumlu bir gelişmeydi ama özellikle CHP’nin Sinan Ateş davasıyla ilgili MHP’yi suçlaması bardağı taşıran son damla oldu.İster istemez Erdoğan cumhur ortağının bu olumsuz görüşüne bigane kalmadı.Bu istihşafi görüşmeler sonunda bozulacak gibi.Gidişat o yöne evrilmiş vaziyette.

       Bununla beraber CHP’nin yeni anayasa teklifine evet demeyeceğini açıklaması Erdoğan’ın kafasındaki yenilenen bir seçimde tekrar aday olmasının önünü kapatıyor.Çünkü cumhur ittifakının mecliste tek başına erken seçim kararı alması mümkün değil.Hele ikinci parti olmasından dolayı milletvekili transfer etmesi de olası değil.Hatta yapılan kamuoyu yoklamalarında Chp arayı iyice açıyor.Güven açısından Özgür Özel bayağı bir sıçrama yapmış vaziyette.İpler tamamen CHP’nin elinde.Chp üst üste yaptığı kitlesel mitingler ile Ak partiyi zorluyor.Ama Chp şu an bir erken seçim istemiyor.Bunun çeşitli nedenleri ile açıklıyorlar.En önemli nedeni bir erken seçimde Erdoğan tekrar aday olabilir.

      Sonuç olarak iyi başlayan normalleşme ve yumuşama pek ilerleyemeyecek gibi.Çünkü her iki tarafın beklentileri farklı.Bu durum her iki partide fırsat olarak gündeme geliyor ama bence bu beklentiler her iki partiye bir şey kazandırmaz.Ne Ak parti hukuğun tam uygulanmasına evet der,ne de Chp yeni bir anayasa değişikliğine evet der.Ortada bir cenaze var ama onu kaldırıp defin edecek bir irade yok.Ak parti zaman kazanmak istiyor, Chp peşinden sıkıştırmaya devam ediyor. Bakalım nerede pik yapacak.