Torosların köylerine sık sık bisikletimle giderim. Her gidişimde ayrı bir keyif, ayrı bir heyecan duyarım. İnsan nasıl sevmesin ki bu coğrafyayı? Doğasıyla,insanıyla,iklimiyle gerçekten bir başkadır Toroslar.
Yazımın başlığına uzak bir giriş yapmış gibi görünebilirim. Ama bu giriş, Mersin kent merkezinden bisikletimle bir kaçışın ifadesidir belki. Mersin öyle güzel bir kenttir ki insana aynı anda bir çok güzellikleri bir arada sunar.İnsan bu kentte istediği aktiviteyi, istediği sporu yapabilme imkanına sahiptir. Hele ki ilimizin 2013 yılında Akdeniz Oyunları’na ev sahipliği yapmasından sonra bu imkanlar daha da genişlemiş bulunuyor. Ama bisiklet sevdalılarının kent merkezinde istedikleri ortamı bulduklarını söylemek pek de mümkün değil.
Nedir bisiklet sevdalılarını Mersin kent merkezinden uzaklaştırıp bisikletin gidonunu Toroslar’a çevirten sebepler? Kent merkezinde olması gerektiği kadar bisiklet yolları vardı da biz mi bu yollardan faydalanmadık? Kent merkezindeki araç sürücüleri karayolları kanununun bisiklet sürücülerine tanıdığı haklara saygılılardı da biz mi bunu farkedemedik? İşte Mersin’de bisiklet sevdalılarının en büyük iki sorunu bunlar. Kelle koltukta bisikletini süren insanlar artık bazı güzellikleri arzuluyor. Bu sorunlar aşılmadan Mersin’de bisikletli bir yaşam kolay olmayacak. Peki hiç mi güzel şeyler yapılmıyor? Elbette bisiklet sürücüleri için bazı güzel çalışmalar yapıldı. En başta Mersin’de bu sorunların giderilmesi için çabalayan Mersin Bisikletli Gezginler Derneği (MBG) var. MBG’nin Mersin Büyükşehir Belediyesiyle yürüttüğü ortak çalışmalardan umut verici sonuçlar alındı. Büyükşehir otobüslerinin önüne monte edilen bisiklet taşıma aparatları bu çalışmalardan sadece bir tanesi.
En büyük dileğimiz Mersin’in en kısa zamanda uzun bisiklet yollarına kavuşması. Mersin’in coğrafi konumunun uygunluğu bu yolların yapımını kolaylaştıracaktır. Mersin Bisikletli Gezginler Derneği’nin ve Mersin Üniversitesi Bisiklet Topluluğu’nun kentimizde yaşayan insanların zihninde bisiklet kültürünü oluşturmak için düzenledikleri şehir turları da oldukça önemli. İnsanlarımızın trafikte bisiklet sürücülerine alışmaları ve onların varlığına saygı duymaları açısından yapılan bu etkinlikler gerçekten çok faydalı oluyor.
Son yıllarda kentimizde bisiklete gönül verenlerin sayısındaki artış ümit verici bir durum. Ama hala şehrin genelinde insanların zihinleri bisiklet kültürüne oldukça uzak. Bu algıların değişmesi biraz zaman alacak gibi duruyor. Artık Toros köylerinde bisikletli gören çocukların (bisiklet sürücülerini turist zannedip) “Hello” demeyeceği günlerin yakın olması dileğiyle…
