Sağlıklı yönetilemeyen kıskançlık duygusu, dedikodu eylemi olarak dışa vurur.
Bu da birey-birey ilişkisini tahrip ettiği için günün sonunda toplumsal işleyişe
zarar olarak geri döner.
Kıskançlığının esiri olan insan grupları hangileridir?
1-Tembel insanlar: İnsanlar günümüz dünyasında başarıya ve dünyevi
nimetlerin en iyilerine kendilerini layık görürler fakat bunlara erişmek için sıkı
bir çalışma disiplinine sahip olmakla birlikte türlü fedakarlıklarla
ulaşılabileceğinin de farkındadırlar. Tembel kişiler istisna!
Tembeller kendilerini doğuştan buna layık görürler. Bu durum da tembellerin
çoğunun narsist olduğu gerçeğini içinde barındırır. Hazırladıkları projeleri veya
çalışmaları kabataslak ve derinlikten yoksun bazı ana hatlar üzerinde
şekillendirirler. Umdukları başarı ve ilgi için bunun yeterli olduğunu düşünürler.
Dikkatle bakıldığında egosal derinliklerinde özgüvenden yoksunluk göze çarpar.
Bundan dolayı sonuç alıcı bir çalışma disiplini geliştiremezler. Bunu başaran
insanları çevrelerinde gördüklerinde ise kıskançlıklarını yönetemeyip; düşmanca
tavırların içine girerler.
2-Usta-çırak ilişkisine dayalı meslek gruplarında, aşağılık kompleksine sahip
ustalar:
Bu tip kişilerin en önemli özelliği, aşırı kaygılı(anksiyete) ve özgüvensiz
oluşlarıdır. Bireyin herhangi bir konuda(müzik, resim, heykel, edebiyat, bilim
veya herhangi zanaat meslek grubu vs.) elde edilmiş bir başarı ve bunun
sonucunda kavuşulmuş toplumsal kabul, kişinin kendisiyle ilgili öz sevgisini ve
öz fikirlerini güçlendirir. Fakat bunu gerçekleştiren kişiler(ustalar) kaygılı ve
aşağılık kompleksinin kaynaklık ettiği bir öz güvensizliğe sahipse, içten içe
aslında bu konuma layık olmadıklarını düşünürler. Bu konumu elde edebilecek
çıraklarını veya yardımcılarını aktif olarak kıskanırlar. Onların gelişimlerini ve
çalışmalarını sabote etmekten çekinmezler.
3-Makam hırsı olan insanlar: İnsanlar doğaları gereği, toplumsal hiyerarşide
sahip oldukları konum ve pozisyonlara karşı bir duyarlılığa sahiptir. Gördükleri
ilgi, sevgi ve saygıyla statülerini değerlendirirler. Burada hırs merkezli bir duygu
durum bu değerlendirmeye eşlik eder. Devamlı olarak bu alandaki değişimleri
gözlemler ve algıları bu konuda çok aktiftir. Ve kaçınılmaz olarak kendilerini
başkalarıyla kıyaslama içerisindeyken bulurlar. Makam hırsı olan kişiler
başkalarının parasal gelişimlerine, kıskanılan kişi eğer bir grubun içerisinde

çalışıyorsa elde ettiği ünvan değişikliklerine odaklanırlar. Evinizin bulunduğu
semt sahip olduğunuz araba markası ve modeli, giyindiğiniz kıyafet markasına
kadar merak etmeleriyle kendilerini belli ederler. Genelde kendilerinden üst
makamda bulunanlara karşı kıskançlıklarını gizleyip; onların o konumları nasıl
elde ettiklerini araştırırlar. Bir açık yakaladıklarında ise sinsice ve acımasızca
bunu yayarlar.
4- Küçük yaşta anne ya da babasını veya her ikisini birden yitirmiş kişiler: Bu
tip kişilerin yaşamları çok trajik başlayıp; temel ihtiyaçları olan anne-baba
sevgisi yoksunluğu nedeniyle bunların kıskançlık duygusu çok çabuk tetiklenir.
Yaşamın acımasızlıklarına ve gerçeklerine erken yaşta gözleri açılır. Bunların
geneli için, çocukluktan alamadıkları şeylerin boşluğunu daha sonra
edinecekleri hiçbir şey dolduramaz. Bu mağduriyete sahip; fakat kendisinin en
iyi versiyonuna yürüyenlerde(kendini gerçekleştirenlerde) ise bu handikap bir
avantaja döner. Kıskançlıklarını yönetip; bir şeyi başarmak için bu duyguyu
yapıcı bir hırs duygusuna büründürürler. Çocukluktan itibaren kendilerinde
eksik olan anne-baba sevgisini sürekli başka birileriyle kıyasladıklarından,
kıskançlık duyguları aktiftir. Bu duygu başka alanlarda da diğer insanlardaki
kıskançlığa oranla daha yoğundur.
5-Narsist anneler: Kadınlık alemin de çocuğunu(kızını) kıskanan tek kadın
modelidir. Çoğunlukla bilinçaltı düzeyde(pasif kıskançlık) nadiren de aktif
kıskançlık olarak ortaya çıkar. Çocuklarıyla sağlıklı bir bağ kuramadıkları için
kendileriyle kız çocuklarını çoğu zaman istemsizce yetenek ve güzellik
ölçütlerine göre kıyaslarken bulurlar. Kızlarının gençliğini, güzelliğini ve zekasını
kıskanırlar. Yakın geçmişte narsist bir annenin mağduru bazı asil kadınlar
tanımıştım. Bu mağduriyete dair izlenimlerim, belleğimde tazeliğini
korumaktadır.
6- Narsist babalar: Babalar, genel olarak bilinçaltı düzeyde(pasif kıskançlık)
erkek çocuklarının gençliğini ve yeteneklerini kıskanırlar. Narsist babalarda ise
bu aktif kıskançlıktır. Kadınlarda ise çocuklarını pasif veya aktif olarak kıskanma
yoktur.(Narsist anneler hariç) Çünkü kadın, çocuğunu kendi vücudunun bir
uzantısı olarak görür. Kendinden ayrı gör(e)mez. Baba ise çocuğu aitlik
duygusuyla kavrar. Benim kızım benim oğlum der. Bu gerçeklere ek olarak, bir
baba, sadece kendi çocuğunun(erkek çocuk) toplumsal statüde kendisini
geçmesinden haz alır diğer herkesi bu konuda kıskanır. Babalar bu durumda
kendilerinde var olan pasif kıskançlık duygusunu; çocuklarına duydukları sevgi
ve şefkatle baskılarlar.

7-Muhalif kişilik özelliklerine sahip bireyler: Bu kişilik yapısına sahip bir bireyi
tam bir tanım ifade edemezsiniz ne ile tanımlamaya çalışırsanız çalışın ona itiraz
edeceklerdir. Çünkü müzmin muhaliflerdir. Bunların genel söylemi eşitlik
üzerinedir ve sürekli adaletsizliklere maruz kaldıklarını iddia ederler. Onları bu
iki noktadan tanıyabilirsiniz. Kırılgan bir egoya sahiptirler. Güçlüleri küçümseyip;
gururlu kişileri küçük düşürmekten çekinmezler. Yaşayan hiçbir başarılı insanı,
kabul etmezler. Çünkü başarılı insanlar, onların özgüvensizliklerini tetikler.
Başkalarını çok rahat küçümsedikleri halde kendilerine yapılan en ufak bir
şakaya tahammülleri yoktur. Müzmin muhalifler vasat(ortalama) kişilik
özelliklerine sahiptir. Kendi düzeylerinin altında yapılan işleri ve çalışmaları
övdüklerini fark edersiniz. Çünkü bunlar onların egolarını ve özgüvensizliklerine
nişan almaz. Fakat kendi standartlarının üstündeki üretimleri acımasızca
eleştirip; kendi düzeylerine indirmek isterler. Çünkü hassas egoları ve
özgüvensizlikleri ancak böyle yatışır.
8- Güç sahibi kişilerin arkadaşları veya yardımcıları: Bu tipler güç odağı kişinin
yakın çevresinde bir şekilde tutunurlar ve o kişiyi içten içe kıskanırlar. Lider
kişiye yapılan yaltaklanmalar, gösterilen ilgi hissedilen kıskançlığı gizlemeye
dönüktür. Lidere hayranlık duyarlar fakat her hayran aynı zamana kıskanandır
da.
Diğer yazımızda kıskançlık duygusunu doğru yönetmenin birkaç tekniğini verip;
kıskançlık konusuna değinmeyi bitireceğiz.